12 Nisan 2014 Cumartesi

MÜCADELE BAŞLIYOR!...

‘İhanete hayır;
Türk Milleti ve Devleti Bölünemez’
“İhanete hayır, Türk Milleti ve Devleti Bölünemez “paneli Ankara’da ABEM (Ankara Barosu) konferans salonunda gerçekleşti.
ANKARA- “İhanete hayır, Türk Milleti ve Devleti Bölünemez “paneli Ankara’da ABEM (Ankara Barosu Eğitim Merkezi) konferans salonunda 09 Nisan 2014, Çarşamba günü gerçekleştirildi. Toplantının açılışını Türkiye Sivil Toplum Birliği Başkanı Sadi Somuncuoğlu Yaptı. Panel yöneticisi olan Hasan Korkmazcan yaptığı konuşmada “Mücadeleyi başlatıyoruz. Cumhurbaşkanlığı seçimleri mücadelenin ilk adımıdır” dedi.
Mücadele başlıyor. 
İlk adım Cumhurbaşkanlığı seçimi.
Türkiye Sivil Toplum Birliği Panelinde konuşan; Türk Parlamenterler Birliği Onursal Başkanı, TBMM (eski) Başkan Vekili ve 4 dönem Denizli Milletvekilliği yapmış olan Hasan Korkmazcan iktidara çok sert ifadelerle yüklendi.
Hasan Korkmazcan” Başbakan Erdoğan artık güven kaybetmiştir. Kanunlara uymayan bir Cumhurbaşkanı, Cumhur’un başı olamaz “dedi. Korkmazcan yaptığı konuşmada şunları söyledi: “Bugün, küçük bir salonda ama çok büyük bir hak ve adalet aramak için toplanmış bulunmaktayız. Buradan, büyük bir ulusu parçalama zihniyetine ve “ihanete hayır” diyoruz.
Türk Ulusu her şeyi affeder ancak ihaneti asla affetmez.
Tarihimiz bunun örnekleriyle doludur. Bu Millet, düşmanlarının hainlerini bile cezalandırmıştır. Devlet olmanın en önemli gereklerinden biri ihanetle mücadele etmektir. Üzülerek belirtmeliyim ki, hukukun askıya alındığı bir süreç yaşıyoruz. Bu süreçte, bugünler daha iyi günler, kötü günler ilerde diyenlere sesleniyorum. Şu anda içinde yaşadığımız günler en kötü günlerdir, bundan daha kötü bir durum olamaz.
Türk Milleti adını bilinçli olarak silmeye çalışıyorlar.
Bunu yapmaya çalışan hainlere sesleniyorum. Dünya’daki tüm kütüphaneler yıkılıp, kitaplar yakılmadan, tüm sanat eserleri yıkılmadan, Türk adını yeryüzünden silmek mümkün olmayacaktır. Geçmişte bu görüşe katılan ama bugün aksi davranışlar sergileyen kişileri, her şeyden önemlisi TBMM’ni bu görüşe sahip çıkmaya davet ediyorum.
Bu son çağrıdır.
Bu son çağrıdır. İçinde bulundukları hukuksuz durum, hükümeti, bu ülkeye ihanet eden PKK terör örgütü ile aynı statüye getirir ve onlarla aynı sonu paylaşmalarını sağlar. ASALA ile EOKA’cılar ve onların hasta zihniyetli destekçileri, yıllarca, yüce Türk Milleti’nin ırkçı bir millet olduğunu söylediler.
Bu iftiradır.
Bu bir iftiradır. Türk Milleti asla ırkçı olmamıştır, hattâ, ırkçılık düşüncesine en uzak millet, Türk Milleti olmuştur. Aksi olsa birleştirici, bütünleştirici, insani değerleri yüksek bir millet olmasa bu kadar uzun süre yaşaması mümkün olmaz ve tarihin derinliklerine çoktan gömülürdü. Aynı zihniyettekilerin attığı ikinci bir iftira var. Türkiye, terörle mücadelede başarı kazandı, ancak bu dönemde, 17 bin faili meçhul cinayet işlendi iftirasıdır.
Türk Milleti, hiçbir zaman cinayet işlememiştir.
Yetkililer niçin bu iftiraya karşı bir kampanya yürütmüyorlar? Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, Türk Devleti’nin köklü gelenek ve görenekleri ile ilkelerinden oluşmuştur. Bu Anayasa’da değiştirilemeyecek hükümler vardır. Değiştirilemeyecek maddelere dokunan Meclis gayrimeşru olur. Bizim en büyük gücümüz, yüce Türk Halkı’nın bize olan güvenidir. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bu güveni kaybetmiştir.
İsteyen herkes Başbakan’dan istediği tavizi koparabilir.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan bu güveni kaybetmesi ve içinde bulunduğu durum nedeniyle tehdit altındadır. Başbakanın tehdit altında olması demek milletin tehdit altında olması demektir. Onu bu tehditten kurtarmak bilinçli Türk Halkı’nın elindedir. Devlet milletin devletidir. Millet çağlayan bir ırmak, bizler ise bu ırmakta bir damlayız. Bir milletin, adını, kendi iradesiyle değiştirmem mümkün mü?..
Geçmişte, Japonya, Almanya ve İtalya Anayasa’larını zorla değiştirenler bile bunların isimlerini silmeyi başaramamışlarken; kim bize, Türk ismi Anayasa’dan çıkacak diyebilir ki?.. Bu salondakiler, karar verirsek, bu toplantıyı, gider, bu vatanın ayrılmaz bir parçası olan Diyarbakır’da da yaparız. Bunu kimse engelleyemez… Kötümserliğe kapılmayalım ama mevcut durumu da seyretmeyelim.
Ülkesini seven bizlerin yapacak işleri var.
Bir proje etrafında birleşmeli ve bir plan dâhilinde çalışmalıyız.
Bu proje; emperyalizmin dayatmalarına hayır diyerek direnmek, insan hakları ve hukuk çerçevesinde ülkemize sahip çıkmaktır. Terör örgütü üyeleri ve bu zihniyeti destekleyen bölücüler asla affa uğrayamazlar. Bölge halkıyla doğrudan temas kurmalı ve bölücüleri aradan çıkarmalıyız.
Cumhurbaşkanlığı seçimleri mücadelenin ilk adımıdır.
Türkiye, Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına uymayan bir Cumhurbaşkanı ile kanunu neresinden delerim diyen bir Başbakana bırakılacak bir ülke değildir. Herkesin bir hesabı olabilir, ama unutulmamalıdır ki; Yüce Türk Milleti’nin de bir hesabı vardır. Bu mücadeleye gönül veren herkes, tüm önyargıları kaldırıp kucaklaşmalı ve bütünleşmelidir.”
Yoğun bir katılım ve bilinçli katkı…
İçişleri eski bakanı İdris Naim Şahin, Eski Ulaştırma Bakanı Enis Öksüz, Prof. Dr Anıl Çeçen, Sincan eski ağır ceza mahkemesi başkanı Osman Kaçmaz, Türk Demokrasi ve Kadın Platformu Başkanı Avukat Ayşegül Kahveci, 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ., Toplumsal Düşünce Derneği Genel Başkanı Avukat Fethi Bolayır, Gazi Üsteğmen Serdar Öztürk ile İslâmcı Yazar İsmail Nacar gibi birçok Kanaat Önderi ve önemli isim panelde yer aldılar.

3 Nisan 2014 Perşembe

Genel Başkan Yardımcısı NURİ EFE Açıkladı ve Çağrıda Bulundu!..

“GÜN, BİR VE BERABER OLMA GÜNÜDÜR.”
“GÜN,  BİR VE BERABER OLMA GÜNÜDÜR.”
DEĞERLİ DAVA ARKADAŞLARIM, SEVGİLİ KARDEŞLERİM,
BİR SEÇİMİ DAHA  GERİDE BIRAKMIŞ BULUNUYORUZ. EĞER ADINA  SEÇİM DERSENİZ.. ADİL OLMAYAN, EŞİT OLMAYAN, HALKIN GERÇEKLERİ GÖRMEMESİ  İÇİN HER TÜRLÜ  KARARTMANIN, HER TÜRLÜ BASKININ, HER TÜRLÜ  İFTİRANIN, İSNATIN GIRLA  GİTTİĞİ ANTİDEMOKRATİK BİR YARIŞ, ADETA  BİR HOROZ DÖĞÜŞÜ...
TÜRKİYE’Yİ İKİLİ  KISKACIN ARASINA  SIKIŞTIRAN, HALKI İKİLİ TERCİHTEN BİRİNE  MAHKÛM EDEN, BUNUN DIŞINDAKİ  HİÇBİR SİYASİ OLUŞUMA VE PARTİYE YAŞAMA HAKKI  TANIMAYAN ACIMASIZ BİR YARIŞ.
BU SENARYOYU VE  BU SENARYODA ROL ALAN SİYASİ  AKTÖRLERİ HEP BERABER SEÇİM SATHI  MAHALLİNDE İBRETLE, ENDİŞEYLE, HAYRETLE  İZLEDİK.
BU SEÇİMLERDE HALK YOKTU. HALKIN İÇİNDE  BULUNDUĞU, YAŞADIĞI, ÇEKTİĞİ  DERT, IZDIRAP, ÇİLE YOKTU. GEÇİM SIKINTISI  YOKTU. ESNAF YOKTU. KÖYLÜ YOKTU. MEMUR, İŞÇİ  YOKTU. EMEKLİ YOKTU. İŞSİZ, GÜÇSÜZ, KAHVE KÖŞELERİNE TERK EDİLEN, ‘BABA ELİNE HARÇLIK İÇİN BAKMAYA  MAHKÛM’ GENÇLİK YOKTU.
NE  VARDI?
İKTİDAR MENSUPLARININ SUÇÜSTÜ YAKALANDIĞI VE  BUNU  ÖRTMEK İÇİN ÇIRPINDIĞI, ADETA “ ARSIZ HIRSIZ EV SAHİBİNİ BASTIRIR” MİSALİ PARALEL DEVLET, HAŞŞAŞİ, ÇETE, PENSİLVANYA… VS GİBİ SÖYLEMLERLE  DİKKATLERİ BAŞKA YÖNE  ÇEKME , GERÇEKLERİ ÖRTME  ÇABASI  VARDI.
MUHALEFETİN DE CHP, MHP, BDP’NİN BUNLARIN PEŞİNE  TAKILMALARI, AYAKKABI KUTULARI, PARA  KASALARI, PARA  SAYMA  MAKİNALARI, ALO  BABACIĞIM TAPELERİ VARDI. ONLARIN DA  GÜNDEMİNDE HALK YOKTU. HALKIN DERDİNE  DERMAN OLACAK  NE  BİR CİDDİ REÇETE, NE BİR MERHEM, NE  BİR DERMAN VARDI.
DEĞERLİ  DAVA  ARKADAŞLARIM,
MİLLETİN, BİR DEFA  DAHA  ŞUNU  TEYİT ETTİĞİNİ HEP BERABER MÜŞAHADE ETTİK. BU  MİLLET, ŞUAN Kİ İKTİDARDAN MEMNUN DEĞİL. BU  ÜLKEYİ  TAŞIYAMADIĞINI GÖRÜYOR, BİLİYOR. ANCAK KARŞISINDAKİ CHP, GEREKSE  MHP’YE DE İNANIP GÜVENİP BU  ÜLKEYİ TESLİM ETMEK İSTEMİYOR. ALTERNATİF OLARAK GÖRMÜYOR. BUNU BU SEÇİMDE BİR DEFA  DAHA  TEYİT ETTİ.  İŞTE ONUN  İÇİN HALK, ‘ ALTERNATİF Mİ  VAR?’, ‘KİME  OY VERELİM?’ , ‘OY VERECEK PARTİ Mİ  VAR?’ DİYE  DERT YANIYOR.
HALK GÖNÜL HUZURU İÇİNDE OY VERECEK, BU  ÜLKEDE ÇİMENTO GÖREVİ YAPACAK, 76 MİLYONU KUCAKLAYACAK, KİMSEYİ ÖTEKİLEŞTİRMEYECEK, HERKESİN KENDİSİNİ  İFADE EDEBİLDİĞİ, TÜRKÜ-KÜRDÜ, ALEVİSİ- SÜNNİSİ, ÇERKEZİ LAZI HERKESİ KUCAKLAYACAK ESKİDEN OLDUĞU  GİBİ DP, AP, ANAP, DYP GİBİ  MERKEZ SAĞDA ILIMAN, MÜLAYİM, SİVRİ, AŞIRI OLMAYAN BİR PARTİ ARAMAKTADIR. BUNA SEÇİM MAHALLİNDE  GEZDİĞİMİZ, GÖRDÜĞÜMÜZ YERLERDE BUNA  ŞAHİT OLDUK.
İŞTE  BU  ORTAMDA, BU ŞARTLARDA DEMOKRAT PARTİ OLARAK SEÇİMLERE  GİRDİK. SEÇİMLERE  GİRERKEN HEPİMİZİN BİLDİĞİ  GİBİ GEREK İÇERDEN, GEREK DIŞARDAN ÇOK BÜYÜK ENGELLEMELERLE, MADDİ VE MANEVİ ZORLUKLARLA KARŞILAŞTIK.. 
ANCAK, BÜTÜN BU  OLUMSUZ ŞARTLARA  RAĞMEN, TÜRKİYE  GENELİNDE 1393 BELEDİYE BAŞKANLIĞI SEÇİMİ OLMASINA  RAĞMEN ANCAK 411 YERLEŞİM YERİNDE  SEÇİMLERE  KATILABİLDİK. YANİ TÜRKİYE’NİN DÖRTTE  BİRİNDE  SEÇİME GİREBİLDİK.
BU  SEÇİMDE  GEREK İL, İLÇE BELDE  TEŞKİLATLARIMIZ GEREKSE  KENDİNİ, İSMİNİ, ONURUNU, ŞEREFİNİ ORTAYA KOYARAK ADAY OLAN ADAY KARDEŞLERİMİZ GECESİNİ  GÜNDÜZÜNE  KATARAK PARASIZ, PULSUZ, ARABASIZ, AFİŞSİZ, YİĞİT, ONURLU MÜCADELE  VEREREK, BU SEÇİMLERDE 310 BİN  GİBİ %72 GİBİ  BİR OY ALDIK. BU  ALINAN HER OY, SEÇİM KAZANMIŞ KADAR ONURLUDUR, KUTSALDIR, ÖNEMLİDİR. DP’NİN ÖNÜ  AÇIKTIR. KONJÖKTÖR BİZDEN YANADIR. BU SEÇİMDE EKSİKLERİMİZİ, NOKSANLARIMIZI, HATALARIMIZI  GÖRDÜK, YAŞADIK. GEREK GENEL MERKEZ, GEREKSE  TEŞKİLATLAR OLARAK ŞİMDİ YAPILMASI  GEREKEN BUNLARDAN DERS ALARAK HERŞEYİ OBJEKTİF OLARAK ANALİZ EDEREK, YENİ YAPILANMAYI  SAĞLAYARAK, HALKIN İSTEDİĞİNİ HALKIN ÖNÜNE  KOYARAK, 2015 SEÇİMLERİNE ŞİMDİDEN HAZIRLANMAKTIR. ÇÜNKÜ  BU MİLLETİN BİZE, BİZİM BİRBİRİMİZE  İHTİYACIMIZ VAR.
GÜN BİR VE BERABER OLMA  GÜNÜDÜR.
BEN BU VESİLE  İLE BU  SEÇİMDE YÜREĞİNİ  ORTAYA  KOYAN, HİÇBİR MAZERET ÜRETMEDEN CANSİPERANE GECESİNİ GÜNDÜZÜNE KATARAK ÇALIŞAN İL, İLÇE, BELDE TEŞKİLATLARIMIZA, BELEDİYE  BAŞKAN ADAYLARIMIZA, BELEDİYE ENCÜMEN ADAYLARIMIZA, İL GENEL MECLİSİ ADAYLARIMIZA OY VERENPARTİLİ, PARTİSİZ BÜTÜN KARDEŞLERİME ŞÜKRANLARIMIZI SUNUYORUM.
2 Nisan 2014 Çarşamba                                                                                                        
NURİ  EFE
                                                       DEMOKRAT PARTİ GENEL BAŞKAN YARDIMCISI.
                                                                             SEÇİM İŞLERİ BAŞKANI