16 Ağustos 2014 Cumartesi

Ankara, Çankaya’daki Celal Bayar Köşkü ve Tarihçesi..

Ankara, Çankaya’daki Celal Bayar Köşkü ve Tarihçesi..

Ankara’daki Celal Bayar Köşkü’nün Tarihçesi..
             Ankara Atatürk Bulvarı üzerinde bulunan ve kadim Demokrat Partililerin, “Demokrasi Evi”, “Bizim Ev” ve “Demokrasi Mabedi” dedikleri köşkün bulunduğu bağ (arazi), Türkiye Cumhuriyeti’nin 3. ve ilk sivil Cumhurbaşkanı Mahmut Celal Bayar tarafından; Ankara’ya ilk geldiği ve Keçiören’de ikamet ettiği yıllarda, Çankaya’ya çıkarken “atları dinlendirmek amacıyla” satın aldığı bir yerdir.
            Daha sonra bu araziye Celal Bayar’ın eşi Reşide Bayar’ın isteği üzerine, Etnografya Müzesi’nin mimarı Arif Hikmet Koyunoğlu; 2 katlı mütevazi bir ev/köşk yaptı..
            Mustafa Kemâl Atatürk yaşadığı ve Ankara’da kaldığı sürece köşkün müdavimleri ve müstesna misafirleri arasında yer aldı. Devletin en önemli meseleleri, (daha sonra “Dörtlü Takrir”in imzalandığı) tarihi masa başında görüşüldü. 
            Dörtlü Takrir bu binada hazırlandı; Muhalefet çalışmalarının karargâhı da bu köşk idi. Ayrıca, tarihi ve kadim Demokrat Parti (07 0cak 1946-27 Mayıs 1960) bu binada kuruldu.
Bayar ailesi, Celal Bayar 1950’de cumhurbaşkanı seçilene kadar bu köşkte yaşadı.
            Celal Bayar Köşkü, bir dönem siyasetin göbeğindeydi. "Demokrat Parti davası, misyonu ve 46 Ruhu”nun oluştuğu bu mekânda Celal Bayar, Adnan Menderes seçimlere burada hazırlandı. Demokrat Parti 3821 Sayılı Kanun gereği yeniden açıldıktan sonra: Önce Hayrettin Erkmen, Nilüfer Gürsoy Bayar ve en son Aydın Menderes tarafından “Demokrat Parti Genel Merkezi” olarak kullanıldı.
Sonraları Aydın Menderes ile Bayar varisleri arasında çıkan ihtilâflar nedeniyle köşk bir emlâkçıya satıldı. Bu satışı başka satışlar takip etti ve nihayet DYP tarafından mülkiyeti satın alınarak “Celâl Bayar Demokrasi Müzesi”ne dönüştürüldü.
            Köşkte Atatürk dışında sadece Bayar, Menderes ve Demirel’in porteleri asılıdır.
Üç ismin ortak özelliği ‘tek başlarına iktidar’ olmaları…
            Celal Bayar Köşkü halen, adı DP olarak değiştiren parti yöneticileri tarafından kullanılmaktadır..
***
CELAL BAYAR KÖŞKÜ (*)
Kızılay Atatürk Bulvarı üzerindeki ‘DP Celal Bayar Köşkü’ adından anlaşılacağı üzeri 3. Cumhurbaşkanı Celal Bayar’a ait. 1924 yılında Mustafa Kemal’in emriyle Türkiye İş Bankası’nı kurup, ilk Umum Müdürlüğü’nü üstlenen Celal Bayar (tam adı Mahmut Celâleddin Bayar) başkentin daimî sakini olur.
Eşi Reşide Hanım’la evvela Keçiören’de tuttukları evde yaşarlar. Celal Bayar Keçiören’den Çankaya’ya gidiş gelişleri sırasında bugün köşkün bulunduğu arsayı görür, beğenir. Önce atını dinlendirme mevkii olarak kullanır. Reşide Hanım’ın müstakil, bahçeli bir eve çıkma isteği üzerine söz konusu arsaya 2 katlı bir ev yaptırır. Köşk’ün mimarlığını Etnografya Müzesi’nin mimarı Arif Hikmet Koyunoğlu üstlenir.
Bayar ailesi, Celal Bayar 1950’de cumhurbaşkanı seçilene kadar bu köşkte yaşar. Bayar bu mütevazı mekânı daha ziyade geniş ve yeşil bahçesinden dolayı sever. Zira sık sık bu geniş arazide at koşturur. Bugün bu bahçe oldukça küçülmüş durumda.
            Çünkü Bayar büyük kısmını hayattayken İş Bankası’na bağışlar. 1986’da ölünce kızı Nilüfer Gürsoy Köşk’teki eşyaları doğum yeri Bursa’da kurulan Bayar Müzesi’ne taşır. Köşk daha sonra (1994) Doğru Yol Partisi’ne devredilir.
DP’lilerin ‘Demokrasi Evi’ diye andığı köşk, bir dönem siyasetin göbeğindeydi.
Celal Bayar’ın ardından köşkü Adnan Menderes, Süleyman Demirel, Tansu Çiller, Mehmet Ağar gibi birçok siyasi lider çalışma, buluşma ofisi olarak kullandı.
Bir bakıma “Demokrat Parti” ruhu bu mekânda oluştu.
Bayar, Menderes ve Demirel’in seçimlere burada hazırlanmalarının bunda büyük payı var elbette. Bundan ötürü köşkte Atatürk dışında sadece Bayar, Menderes ve Demirel’in porteleri asılı... Üç ismin ortak özelliği ‘tek başlarına iktidar’ olmaları…
Tansu Çiller’in başbakanlığı sırasında (Mayıs 1995) DYP 42 milyar lira ödeyip köşkü satın aldı. Müze formuna çevrilse de üst kattaki çalışma ofisi 2011’e kadar aktif şekilde kullanıldı.
Tarihî mekânın son hâlini fotoğraflamak için kapısını çalsak da açan olmadı.
Binanın sessizliği, bahçesinin bakımsızlığı ‘DP’nin devrinin de geçtiğini hissettiriyor âdeta!
(REF: Mesut Çevikalp, Gazeteci-Cumhuriyeti Şekillendiren Köşkler.)
(BAK:http://www.mesutcevikalp.com/?p=358)